Bir süredir düşündüğüm bir konu yalnız açmak ile açmamak arasında kaldım.
Hoşgörü bir toplumu, ortamı ayakta tutan parçalardan biridir. Bu site de bir istisna değil. Hoşgörü ve saygının bittiği noktada sevdiğiniz şeyler de zarar görebiliyor futbol konusu gibi.
Intetnette, günlük hayatta sayısız insanla ve paylaşıp paylaşmadığınız düşüncelerle karşılaşıyorsunuz. Benimsemediğimiz fikirlere yerine saygı gösteriyor, yerine göre radikal bir biçimde karşı çıktığımız oluyor.
Ben de kendi ütopik dünyada her fikrin konuşulmasına, tartışılmasına ve eleştiri almasına açık olmak isterdim. Yalnız görün ki pratiğe koydugumda bu düşünce sınıfta kalıyor.
Bana o kadar radikal seviyede karşı gelen düşünceler var ki, "başlarım saygısından hoşgörüşünden" deyip tamamen reddettiğim ve hakaret edebildiğim anlar oluyor.
Özgür konusmayi savunup, bazı değerlere bu denli karşı çıkmak beni bir nevi hipokrat yapıyor farkındayım yalnız öyle fikirler ortaya çıkıyor ki özgür konuşmaya ya da başkalarının hak ve özgürlüklerini ellerinden alma seviyesine varabiliyorlar.
Örneğin dini kullanarak bir topluluğun öğrenme hakkını ellerinden alanlar, çocuk yaşta aklı ermeyenlere cinsel istismarda bulunmak isteyenler, renk ve cinsel tercihlerinden ötürü benzeri insanları dışlamak ya da insanı haklarını ellerinden almak isteyenler.
Bu ve benzeri fikirlere hoşgörüde bulunmuyorum ve bulabileceğimi sanmiyorum.
Nefret suçuysa da muhtemelen işliyorum.
Tabii yukarıda yazdıklarım en ekstrem örnekler olabilirler ve tahammül etmediğim veyahut daha az hoşgörümün olduğu birçok konu var.
Kendimin daha iyi bir birey olma konusunda çaba gösteriyorum yalnız dediğim gibi bazı durumlarda belli bir çizgi koymak zorundayız gibi düşünüyorum.
Sizin çizginiz ve düşünceleriniz varsa paylaşacak yazmaktan çekinmeyin.
Değerli arkadaşlar sitemizi ziyaret ettiğiniz için çok teşekkür ederiz. Forumu güncel tutmaya ve olabildiğince ilgilenmeye çalışıyoruz. Sitemize girince üye olup ilgilendiğiniz manga konularına mesaj atarsanız seviniriz.
Hoşgörünüz Nereye Kadar?
- ugur_tatli
- Hakiki Spagetti
- Mesajlar: 11201
- Kayıt: 23 Ağu 2010 15:37
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: Toriko, Attack on Titan, Kaguya-sama, Mob Psycho 100, Minamoto-kun Monogatari
- Favori Anime: Attack on Titan, Kaguya-sama, Steins;gate
- Konum: Milano
- Tulpar-Byakugan
- Mesajlar: 1708
- Kayıt: 14 Eyl 2012 20:46
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: Naruto
- Favori Anime: Naruto,FMA, Magi, SnK, Monster
Benim hoşgörüm -ve tahminimce birçok insanın hoşgörüsü- kendi savunduğum şeylerin ihlaline kadar. Bu yüzden salt hoşgörü diye bir şeyin var olduğunu da düşünmüyorum. Mesela ben milliyetçi biri olduğum için milliyetime yapılan bir hakarete ya da ağır eleştiriye karşı istesem de hoşgörülü olamıyorum. Yavşak birinin çıkıp Atatürk hakkında asılsız bir iftira atmasına, ateist birinin Muho şöyle yaptı demesine karşı höşgörülü olamıyorum.
Ama hoşgörüyle ilgili olarak şunu düşünüyorum, insan ne kadar çok farklı şey okumuşsa o kadar keskin ve sert söylemlerden kaçıyor ve orantılı olarak her fikre karşı daha anlayışlı oluyor. Ama yine de sınırsız değil. Bir yerde mutlaka bitiyor, belki bitmeli de. Sınırsız ya da çok geniş kapsamlı hoşgörü -mümkünse tabii- hoşgörüsüzlük doğurur.
Ama hoşgörüyle ilgili olarak şunu düşünüyorum, insan ne kadar çok farklı şey okumuşsa o kadar keskin ve sert söylemlerden kaçıyor ve orantılı olarak her fikre karşı daha anlayışlı oluyor. Ama yine de sınırsız değil. Bir yerde mutlaka bitiyor, belki bitmeli de. Sınırsız ya da çok geniş kapsamlı hoşgörü -mümkünse tabii- hoşgörüsüzlük doğurur.
- Naruto-Bijuu
- Mesajlar: 393
- Kayıt: 29 Eyl 2017 01:21
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: Naruto
- Favori Anime: Naruto
Ben mesela dindar muhafazakarlara karşı hiç hoşgörülü olamıyorum. En önemli sorunumda belkide bu sanırım. Nerede bir dindar görsem, bana yoz cahil kafa olarak geliyor ve yanında bile bulunmak istemiyorum, dursam kavga edeceğim çünkü. Diğer platformdaki her düşünceye hoşgörülü davranabilirim, tabi o da tamamen değil, ondada ara ara sorunlar yaşanabiliyor.
- MRTFR
- Mesajlar: 1378
- Kayıt: 25 Nis 2013 12:17
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: One Piece, Toriko, Dragon Ball, Sun-Ken Rock, Noblesse, Berserk, Billy Bat, Feng Shen Ji, Vagabond, One-Punch Man, Dr. Slump
- Favori Anime: One Piece, Hellsing Ultimate, FMA: Brotherhood, Hunter X Hunter (2011), JoJo's Bizarre Adventure
- Konum: İstanbul
Hoşgörü paradoksu gerçekleşinceye kadar.
Şöyle bir şey de var:
► Spoiler Göster
► Spoiler Göster
- ugur_tatli
- Hakiki Spagetti
- Mesajlar: 11201
- Kayıt: 23 Ağu 2010 15:37
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: Toriko, Attack on Titan, Kaguya-sama, Mob Psycho 100, Minamoto-kun Monogatari
- Favori Anime: Attack on Titan, Kaguya-sama, Steins;gate
- Konum: Milano
Benim çizgim bu konuda baya bir belirsiz. Ben hoşgörülü bir insan değilim, hele bir fikir mantıklı sebeplere dayandırılmıyorsa veya saf vicdan dinlenip bir fikir beyan edilmiyorsa hoşgörüm özünde sıfırdır. Günlük hayata ise bunun tam tersine, hoşgörünün önemini savunup, her fikri ne kadar saçma olursa olsun sonuna kadar dinlerim. İsterse bu fikir kan donduracak kadar sapkın olsun fark etmez, sonuna kadar dinlemeye veya dinlediğim şeyi anlayacak kadar dinlediysem, dinleme taklidi yaparak dinlemeyi sürdürürüm.
Peki neden bunu yapıyorum? En azından bu göt kadarcık yaşamımda, insanların asıl derdinin dinlenmek ve anlaşıldığının düşünmek olduğu kanısına vardım. Sen onu fikirlerinle etkilemek istiyorsan, ona değer verdiğini düşündürmen gerekiyor.(cidden değer veriyorsan o başka tabi) Yani beni hoşgörümü karşımdakini etkilemek istiyorsam aktif hale getiriyorum ama özünde üste dediğim gibi mantıksızsa,vicdandan uzaksa tahammül edemem.
Peki neden bunu yapıyorum? En azından bu göt kadarcık yaşamımda, insanların asıl derdinin dinlenmek ve anlaşıldığının düşünmek olduğu kanısına vardım. Sen onu fikirlerinle etkilemek istiyorsan, ona değer verdiğini düşündürmen gerekiyor.(cidden değer veriyorsan o başka tabi) Yani beni hoşgörümü karşımdakini etkilemek istiyorsam aktif hale getiriyorum ama özünde üste dediğim gibi mantıksızsa,vicdandan uzaksa tahammül edemem.
- ugur_tatli
- Hakiki Spagetti
- Mesajlar: 11201
- Kayıt: 23 Ağu 2010 15:37
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: Toriko, Attack on Titan, Kaguya-sama, Mob Psycho 100, Minamoto-kun Monogatari
- Favori Anime: Attack on Titan, Kaguya-sama, Steins;gate
- Konum: Milano
-
- Mesajlar: 2495
- Kayıt: 12 Kas 2011 00:48
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: Naruto
- Favori Anime: naruto
Çeşit çeşit farklı fikirlere sahip insanlarla anlaşabilen bi insanım(dım). son 1-1,5 yıldır değişti bu. Çünkü bazı şeylere sabrımın kalmadığını fark ettim. Konu açıldığında kapatmaktan veya sadece dinlemekten bıktım.
Kaynak aramadan, sorgulamadan kendisine anlatılanı ağzı açık bi şekilde dinlemiş bi kişi olduğunu fark edersem soğuyorum o insandan. Kendisi bazı kaynaklara bakıp yorumlamış olsa en azından fikir ayrıcalığımız var dersin veya ilgisini çekmeyen bi konuysa bilmiyor dersin ama bişey bilmeyip bilmişlik taslamaya başlarsa karşımdakinin cahil olduğunu düşünmemek elde değil. Benim çizgim budur.
Kısaca kişinin kendi yorumu, fikri varsa bana çok ters bişey olmadığı sürece hoşgörümü bozmam. Çünkü en azından tartışsak bile 2 taraf da mantıklı konuşur sadece fikirler zıtlaşır.
Mişli muşlu konuşma bırakılsa bu kadar tartışma olmaz zaten. Şuan ülkede bu kadar fikir ayrılığının olmasını da eline mikrofon alıp konuşan herkese inanılmasına bağlıyorum.
Kaynak aramadan, sorgulamadan kendisine anlatılanı ağzı açık bi şekilde dinlemiş bi kişi olduğunu fark edersem soğuyorum o insandan. Kendisi bazı kaynaklara bakıp yorumlamış olsa en azından fikir ayrıcalığımız var dersin veya ilgisini çekmeyen bi konuysa bilmiyor dersin ama bişey bilmeyip bilmişlik taslamaya başlarsa karşımdakinin cahil olduğunu düşünmemek elde değil. Benim çizgim budur.
Kısaca kişinin kendi yorumu, fikri varsa bana çok ters bişey olmadığı sürece hoşgörümü bozmam. Çünkü en azından tartışsak bile 2 taraf da mantıklı konuşur sadece fikirler zıtlaşır.
Mişli muşlu konuşma bırakılsa bu kadar tartışma olmaz zaten. Şuan ülkede bu kadar fikir ayrılığının olmasını da eline mikrofon alıp konuşan herkese inanılmasına bağlıyorum.
- redstak
- Mesajlar: 3680
- Kayıt: 23 Mar 2012 23:59
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: HxH- Slam Dunk- Shingeki no Kyojin -
- Favori Anime: Slam Duk - Hunter X Hunter - JoJo - Shingeki no Kyojin
- Konum: Karşıyaka-İzmir
Herkes gibi benim de bir sınırım var ama bir şeyi merak ettim hayatınızda hoşgörü gösteremeyeceğiniz bir şey yaşadığınız zaman nasıl tepki gösteriyorsunuz?
- Anka24
- Mesajlar: 1383
- Kayıt: 26 Nis 2012 23:43
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: Slam Dunk - Boku No Hero Academia!
- Favori Anime: Hajime No İppo
- Konum: Hiçlik
Açıkçası normalde sakin olsam da ipin ucunu çok hızlı kaçırıyorum. Kaçırdığımda da sert oluyor.
Son yıllarda büyük fikir değişiklikleri oldu bende, yavaşça dinlere inanmayı bıraktım. Hatta yeri geldi Tanrıyı kusurlu bulduğum ya da hepten reddettiğim anlar oldu. İtiraf etmem gerekirse hala inanmamın sebeplerinden birisi çocukluktan gelen korkular diyebilirim.
Bu gelen değişimler ile belli bir kitleye karşı gerçekten öfke duymaya başladım. Zaten inanmıyor olmama tek ama tek sebep bu kitledir.
Son yıllarda büyük fikir değişiklikleri oldu bende, yavaşça dinlere inanmayı bıraktım. Hatta yeri geldi Tanrıyı kusurlu bulduğum ya da hepten reddettiğim anlar oldu. İtiraf etmem gerekirse hala inanmamın sebeplerinden birisi çocukluktan gelen korkular diyebilirim.
Bu gelen değişimler ile belli bir kitleye karşı gerçekten öfke duymaya başladım. Zaten inanmıyor olmama tek ama tek sebep bu kitledir.