Ne atom bombası
Ne Londra Konferansı
Bir elinde cımbız,
Bir elinde ayna;
Umurunda mı dünya
Orhan Veli Kanık
Değerli arkadaşlar sitemizi ziyaret ettiğiniz için çok teşekkür ederiz. Forumu güncel tutmaya ve olabildiğince ilgilenmeye çalışıyoruz. Sitemize girince üye olup ilgilendiğiniz manga konularına mesaj atarsanız seviniriz.
Şiir Paylaşım Alanı
- hyperbooster
- Kozmik Tanrı
- Mesajlar: 2418
- Kayıt: 11 Haz 2013 23:59
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: 20th Century Boys,Vinland Saga
- Favori Anime: Psycho-Pass
- Konum: Babylon
Sevda gibi bir gizli emel ruhuna sinmiş;
Bir haz ki hayalden bile üstün ve derinmiş.
Gökten gelerek gönlüne rüzgar gibi inmiş,
Bir sır ki bu,ölsen bile açamazsın...
Anlatması imkansız olan öyle bir an ki,
Hülyadaki ses varlığının gayesi sanki...
Bak emrediyor:Daldığın alemden uyan ki,
Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın...
Kalbin benim olsun diyorum,çünkü mukadder...
Cismin sana yetmez mi? Çabuk kalbini sök,ver!
Yoktur öte alemde de kurtulmaya bir yer!
Mutlak seveceksin beni,bundan kaçamazsın...
Ram ol bana,ruhun yeni bir aleme girsin...
Yazmış kaderin:Aşkıma ömrünce esirsin!
Aklınla,şuurunla,hayalinle bilirsin.
Mutlak seveceksin beni,bundan kaçamazsın...
Hüseyin Nihal Atsız
Bir haz ki hayalden bile üstün ve derinmiş.
Gökten gelerek gönlüne rüzgar gibi inmiş,
Bir sır ki bu,ölsen bile açamazsın...
Anlatması imkansız olan öyle bir an ki,
Hülyadaki ses varlığının gayesi sanki...
Bak emrediyor:Daldığın alemden uyan ki,
Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın...
Kalbin benim olsun diyorum,çünkü mukadder...
Cismin sana yetmez mi? Çabuk kalbini sök,ver!
Yoktur öte alemde de kurtulmaya bir yer!
Mutlak seveceksin beni,bundan kaçamazsın...
Ram ol bana,ruhun yeni bir aleme girsin...
Yazmış kaderin:Aşkıma ömrünce esirsin!
Aklınla,şuurunla,hayalinle bilirsin.
Mutlak seveceksin beni,bundan kaçamazsın...
Hüseyin Nihal Atsız
► Spoiler Göster
► Spoiler Göster
- hyperbooster
- Kozmik Tanrı
- Mesajlar: 2418
- Kayıt: 11 Haz 2013 23:59
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: 20th Century Boys,Vinland Saga
- Favori Anime: Psycho-Pass
- Konum: Babylon
KALDIRIMLAR
I
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
Yolumun karanlığa saplanan noktasında,
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.
Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık;
Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.
İçimde damla damla bir korku birikiyor;
Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler...
Üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;
Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler.
Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;
Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.
Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;
Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.
Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;
Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!
Aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta;
Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!
Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.
Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
Yolumun zafer tâkı, gölgeden taş kemerler.
Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.
Uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;
Alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.
Dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir uykuya,
Ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi...
II
Başını bir gayeye satmış bir kahraman gibi,
Etinle, kemiğinle, sokakların malısın!
Kurulup şiltesine bir tahtaravan gibi,
Sonsuz mesafelerin üstünden aşmalısın!
Fahişe yataklardan kaçtığın günden beri,
Erimiş ruhlarınız bir derdin potasında.
Senin gölgeni içmiş, onun gözbebekleri;
Onun taşı erimiş, senin kafatasında.
İkinizin de ne eş, ne arkadaşınız var;
Sükût gibi münzevî, çığlık gibi hürsünüz.
Dünyada taşınacak bir kuru başınız var;
Onu da, hangi diyar olsa götürürsünüz.
Yağız atlı süvari, koştur, atını, koştur!
Sonunda kabre çıkar bu yolun kıvrımları.
Ne kaldırımlar kadar seni anlayan olur...
Ne senin anladığın kadar, kaldırımları...
III
Bir esmer kadındır ki, kaldırımlarda gece,
Vecd içinde başı dik, hayalini sürükler.
Simsiyah gözlerine, bir ân, gözüm değince,
Yolumu bekleyen genç, haydi düş peşime der.
Ondan bir temas gibi rüzgâr beni bürür de,
Tutmak, tutmak isterim, onu göğsüme alıp.
Bir türlü yetişemem, fecre kadar yürür de,
Heyhat, o bir ince ruh, bense etten bir kalıp.
Arkamdan bir kahkaha duysam yaralanırım;
Onu bir başkasına râm oluyor sanırım,
Görsem pencerelerde soyunan bir karaltı.
Varsın, bugün bir acı duymasın gözyaşımdan;
Bana rahat bir döşek serince yerin altı,
Bilirim, kalkmayacak, bir yâr gibi başımdan...
Necip Fazıl KISAKÜREK
I
Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
Yolumun karanlığa saplanan noktasında,
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.
Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık;
Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.
İçimde damla damla bir korku birikiyor;
Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler...
Üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;
Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler.
Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;
Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.
Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;
Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.
Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;
Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!
Aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta;
Bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!
Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.
Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
Yolumun zafer tâkı, gölgeden taş kemerler.
Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.
Uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;
Alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.
Dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir uykuya,
Ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi...
II
Başını bir gayeye satmış bir kahraman gibi,
Etinle, kemiğinle, sokakların malısın!
Kurulup şiltesine bir tahtaravan gibi,
Sonsuz mesafelerin üstünden aşmalısın!
Fahişe yataklardan kaçtığın günden beri,
Erimiş ruhlarınız bir derdin potasında.
Senin gölgeni içmiş, onun gözbebekleri;
Onun taşı erimiş, senin kafatasında.
İkinizin de ne eş, ne arkadaşınız var;
Sükût gibi münzevî, çığlık gibi hürsünüz.
Dünyada taşınacak bir kuru başınız var;
Onu da, hangi diyar olsa götürürsünüz.
Yağız atlı süvari, koştur, atını, koştur!
Sonunda kabre çıkar bu yolun kıvrımları.
Ne kaldırımlar kadar seni anlayan olur...
Ne senin anladığın kadar, kaldırımları...
III
Bir esmer kadındır ki, kaldırımlarda gece,
Vecd içinde başı dik, hayalini sürükler.
Simsiyah gözlerine, bir ân, gözüm değince,
Yolumu bekleyen genç, haydi düş peşime der.
Ondan bir temas gibi rüzgâr beni bürür de,
Tutmak, tutmak isterim, onu göğsüme alıp.
Bir türlü yetişemem, fecre kadar yürür de,
Heyhat, o bir ince ruh, bense etten bir kalıp.
Arkamdan bir kahkaha duysam yaralanırım;
Onu bir başkasına râm oluyor sanırım,
Görsem pencerelerde soyunan bir karaltı.
Varsın, bugün bir acı duymasın gözyaşımdan;
Bana rahat bir döşek serince yerin altı,
Bilirim, kalkmayacak, bir yâr gibi başımdan...
Necip Fazıl KISAKÜREK
- reshado
- Mesajlar: 941
- Kayıt: 18 Haz 2010 19:28
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: Gintama,db serisi,op,naruto,beelzebub,slam dunk,toriko,veritas ve the breaker.
- Favori Anime: Gintama,db serisi,op,naruto,beelzebub,slam dunk,toriko
- Konum: istanbul
Gökte yıldız Tek durur
Kız Memesi Dik Durur
Kızın Gönlü olursa
Pacasından sokturur
Anonim
Kız Memesi Dik Durur
Kızın Gönlü olursa
Pacasından sokturur
Anonim
- equando
- Yıldız Tanrısı
- Mesajlar: 2723
- Kayıt: 28 Haz 2010 08:32
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: .
- Favori Anime: .
GÜN AĞARIRKEN SİPERLERDE
Karanlık eriyip gidiyor -
Zaman hep o tekinsiz zaman.
Sadece bir canlı varlık sıçrıyor elinden -
Garip alaycı bir fare -
Kulağıma takmak için
Bir gelincik koparırken siperden.
Hey gidi garip farecik - vururlardı seni de
Bilseler böyle ırk ayrımı gözetmediğini
Şimdi dokundun ya şu İngiliz eline,
Aynı şeyi bir Alman'a da yaparsın kuşkusuz -
Çok geçmeden canın çeker de geçersen
Aramızda uyuyan çayırları.
İçinden gülüyorsundur giderken
Baktıkça o delikanlılara:
Sırım gibi, korkusuz bakışlı,
Senden daha az yaşama şansı olan
Ve ölümün keyfine bırakılmış,
Uzanıp sere serpe toprağın bağrına
Fransa' nın delik deşik edilmiş ovalarında.
Nedir gözlerimizde gördüğün
Çelikle alevin gürlemesinde
Şu dingin havanın içinde?
Nasıl bir çırpınış - hangi korkulu yürek?
Gelincikler ki - kökleri insan damarlarında-
Soluyorlar, durmadan solup düşüyorlar;
Oysa güvenlik içinde benim gelincik
Kulağımın ardında,
Yalnız tozlanmış biraz.
Isaac ROSENBERG
Karanlık eriyip gidiyor -
Zaman hep o tekinsiz zaman.
Sadece bir canlı varlık sıçrıyor elinden -
Garip alaycı bir fare -
Kulağıma takmak için
Bir gelincik koparırken siperden.
Hey gidi garip farecik - vururlardı seni de
Bilseler böyle ırk ayrımı gözetmediğini
Şimdi dokundun ya şu İngiliz eline,
Aynı şeyi bir Alman'a da yaparsın kuşkusuz -
Çok geçmeden canın çeker de geçersen
Aramızda uyuyan çayırları.
İçinden gülüyorsundur giderken
Baktıkça o delikanlılara:
Sırım gibi, korkusuz bakışlı,
Senden daha az yaşama şansı olan
Ve ölümün keyfine bırakılmış,
Uzanıp sere serpe toprağın bağrına
Fransa' nın delik deşik edilmiş ovalarında.
Nedir gözlerimizde gördüğün
Çelikle alevin gürlemesinde
Şu dingin havanın içinde?
Nasıl bir çırpınış - hangi korkulu yürek?
Gelincikler ki - kökleri insan damarlarında-
Soluyorlar, durmadan solup düşüyorlar;
Oysa güvenlik içinde benim gelincik
Kulağımın ardında,
Yalnız tozlanmış biraz.
Isaac ROSENBERG
- JiraiyaFlash
- Mesajlar: 2853
- Kayıt: 28 Tem 2013 05:31
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: Naruto, Wolf's Rain, Claymore ,SlamDunk, Hunter x Hunter, One Piece, Vagabond, Vagabond, Feng Shen Ji, Katekyo Hitman Reborn, Boku no Hero Academia
- Favori Anime: Naruto, Naruto Shippuden, Samurai 7, GunGrave,Claymore, SlamDunk,
Wolf's Rain, Hunter x Hunter 2011, Cowboy Bebop, Death Note, Katekyo Hitman Reborn, Boku no Hero Academia - Konum: İzmir/Sivas
- İletişim:
Kendi şiirlerimden bir kaç tane paylaşayım eskilerden;
..Dolunay İle Güz Provası..............................................23.08.10/Pzt./20.48
üzümler olmaya başladı, yapraklar ve çalılar ise solmaya
yeni bir yıl geliyor, koşu solgun güz ile başlıyor
sevgi güz ile, hüzün güz ile, planlar güz ile, geliyorum güz ile
Doğacak artık güneş, gözler arasından yeni bir yüz ile
dolunay seyredilir bu gece, bir de sigara yakılır nezlin de
yani sanırım yakılır öyle ki içmem o meleti izninde
fakat soğuğuna nemli buhular yaslanmış siyah bir şişe
arkasına üçbeş dost hatırası buruşsa, bira gelse
tam bir güz öncesi provası dolunay önderliğinde
mehtap kanun çalıyor sanki, dostlar da kemane
eski sevdalar söylüyor,ben de içiyorum güz ile
başımı kaldırır da gelirsem, görürüm sizleri dünya gözü ile
....................................................................................utkan aktaş..........
.... O Ben Değilim..................................................25.01.10/Pazartesi/14.32.........
Kışın içinde sıcak bir ocak ayı geçiyor
Tatil zamanı, insanlar ve umutlar sokaktalar
Çiçekçiler çiçeklerine su serpiyor
Sen ise bana güneşler...
Bu dünyanın da ferahca kurtarılacağı
Günler gelecek, bizlerin güneşler serpileceği
Bunun ugruna savaşacağım günlerde
Biliyorsun, bundan da geri kalmayacağımı
Beklersin, Bu savaştan sonra çiçekçiden
Sana bir gül alacağımı, Sen ise
Caddenin karşısında olacaksın
Beni görecek ve heyecanlanacaksın
Sana son bir gül vermeden öleceğim, biliyordun
Hasrete gurbet gideceğim sana ise teğet
Göreceksin beni arkamdan, yüzümü göremeden
Gölgeler katledecek, görecek misin?
Sen hayretine dehşet doldururken
Ben ise o olmayacağım
Ben tam arkanda ki sokakdan sana uzanacağım
Çiçeklerine su serpen abladan sana nergis alacağım
Tam da mevsimi şimdi, nergisinde, seninde
Omzuna sarı sıcak dokunacağım
Korku ile dönen gözlerin çok şükürler akıtacak , ağlayacak
Sonra güneş kadar gülecek ve dünya kadar sarılacaksın....
O ben değilim, Ben nergis aldım gül değil
Tam da mevsimi hem nergisin, hem de senin
Ağlama... Ben buradayım
O ben değilim...
.................................................................................................utkan aktaş.........
.....Silüetlerin.................................................................10.02.10/Çarşamba/17.03
seninle geçen harika bir akşamdan sonra
ağrılar ve loş tebessümler ile uyamdım sabaha
kokun ve durup durup güldüğün anılar odam da
bazen, sen oluyorum kendimi anlatsam da seni arıyorum
etrafımda samimi bir kalabalık, dostların gürültüsü
ama evin boş köşelerinde sana ait silüetlerin görüntüsü
başımı çevirdiğim her boşlukta senin gözlerin ile karşılaşınca
zihnimde işte kainatın bahşettiği en güzel gökgürültüsü
yatağımın başımdasın, koltuğun sol kenarındasın
masanın yanında ayaktasın, kolumun altındasın
kapının kulpundan tutmuş geriye doğru bakmaktasın
tüm gün bana bir felaket mâlolmaktasın, varolmaktasın
silüetlerin ve gölgelerin, kısık kısık gülüşlerin
içinde saklı gördüğüm tüm karmaşık düşlerimin
sana hasret bir sokakta oturmaktayım
kokuna susamış, bir sonraki sefer için meraktayım..
...................................................................................utkan aktaş..........
...Serin Bir ölüm...........................................09.02.10/Salı/18.52...
kızıl üzgün, siyah kızgın bir havanın evlatlığı gibi
yanlış şeylerin sahiplendiği, arkasında ki yalnızlık kara delik gibi
uçurumun kenarında vakitler soluyorum
artık geçmişimi bırakıp gelceği daha çok sorguluyorum
hayat beni bir bozup bir tamir etse de
sen beni bozma, sadece sev, bazen terketse de
yüklendiklerimden bir doldum bir boşaldım,
yola bakan ahşap çerçeveli boş pencerelerden usandım
bir çok günümde artık kapıyı çalan sadece ölüm
kan doldu, bir düşümde keskin maviler arındığım gölüm
sol omzundan vurulan bir sevda sendeliyorum, hem de sana gülüm
ne bir uzaklaştırma ne tedirginlik, artık sadece temenni serin bir ölüm
...............................................................utkan aktaş..................
bu biraz arabesk kaçmış olabilir
Adı; Gazap.......................................................................................21.11.10/13.00......
Kırmızı gözlü, ihtişamı cehennemden bozma atlar
Hepsinin adı; gazap, zihnimde koşarlar
Onlar yorulmak, durmak bilmez, beni yorarlar
Bir yandan bileklerinden kesili cehennemimi boyarlar
Ege denizim kırmızı şu aralar
Memleket bozkırlarım lacivert, gökyüzü saydam
Söylesenize ne sebepten ızdırabım şu sıralar
Takımlarını çekmiş geliyor ölüm, arz-ı endam...
.....................................................................................................U.A.
...Donmuş Gözlerim................................................................................12.12.10/20.08/Pazar
Soğuk be oda, kış vardır bizim soyda
Bir ara gözlerim dondu, düşeceklerken tuttum
Bu seferde küçük ellerimde eridi
Gözyaşları yeşil ve ela, zemine vurdu
Hayırdır, havada tutunan her toz
Haykırır, kristalden öğütler bir doz
Buzunu çözmüş gözlerim, kırağı tutmaz demlerim
Ustaca hünerlerimi, yıllarımdan gizlerim
Hasetinden çatlamış ahşaplar
Bu akşam odam mistik bir aroma* kokar
Zamanın donduğu kapladığım hacimde ölümden kim korkar
Bakalım kapımdan içeri ilk kim kafasını sokar
..................................................................................................U.A.......
Deniz aşırı bir manzarada büyüyorum.......................24.02.10
Kırık gün ışıkları talihli binalara vuruyor
Dingin bir rüzgarı kusuyorum
Taş merdivenlerden manzaraya küsüyorum
Seninle vakitlerim o kadar çabuk geçmekte ki
Anılarla saman mı alevliyoruz, bilemiyorum
Görmediğim koylarda adını söyleyerek su yutuyorum
Bir balıkçı ağına vurmuş,sonsuzluk diye ölüyorum... U:A:.
...Sargılı.............................................................................07.11.10/16.25
bir izmir manzarasına bakıyorum kaygılı
önümde duran her seçenek, kendi içinde sancılı
bir adam büyükmekteyim bir çok yerinden sargılı
Deniz sakin ama, yüreğim dalgalı
.....................................................................................................utkan aktaş....
ıslak sokağa yansıyan
sokak lambası ışıklarına
silüeti düşer, günahlarım
denize vuran ay ışığında ise
sevaplarım...
öyle bir gece gezmekteyim ki
sormayın...
yanımdalar;
bütün ızdıraplarım 12.01.10/Salı
..............
dibi kara cismi kaya bir kuyudayım
dibine doğru, üşüyorum suları duru
bugün yarın gene tanıdık yollardayım
son bir kere öpemedin,dudaklarım kuru
kuyuya benzer soğuk sokaklar
ölüye benzer donuk insanlar
ne bana yanaşın, ne de onu yalnız bırakın
vitrin ışıkları kaldırım ile sevişe dursun, bırakın
bir hatırama fitil bulsam yakarım
bir çoğuna da ne enginler saklarım
beni bize, bizi bana bırakın
Yaşayacağız altı üstü, yaşayın.... 14.01.10/Perşembe
...............................
Yenilerden daha sonra paylaşırım
..Dolunay İle Güz Provası..............................................23.08.10/Pzt./20.48
üzümler olmaya başladı, yapraklar ve çalılar ise solmaya
yeni bir yıl geliyor, koşu solgun güz ile başlıyor
sevgi güz ile, hüzün güz ile, planlar güz ile, geliyorum güz ile
Doğacak artık güneş, gözler arasından yeni bir yüz ile
dolunay seyredilir bu gece, bir de sigara yakılır nezlin de
yani sanırım yakılır öyle ki içmem o meleti izninde
fakat soğuğuna nemli buhular yaslanmış siyah bir şişe
arkasına üçbeş dost hatırası buruşsa, bira gelse
tam bir güz öncesi provası dolunay önderliğinde
mehtap kanun çalıyor sanki, dostlar da kemane
eski sevdalar söylüyor,ben de içiyorum güz ile
başımı kaldırır da gelirsem, görürüm sizleri dünya gözü ile
....................................................................................utkan aktaş..........
.... O Ben Değilim..................................................25.01.10/Pazartesi/14.32.........
Kışın içinde sıcak bir ocak ayı geçiyor
Tatil zamanı, insanlar ve umutlar sokaktalar
Çiçekçiler çiçeklerine su serpiyor
Sen ise bana güneşler...
Bu dünyanın da ferahca kurtarılacağı
Günler gelecek, bizlerin güneşler serpileceği
Bunun ugruna savaşacağım günlerde
Biliyorsun, bundan da geri kalmayacağımı
Beklersin, Bu savaştan sonra çiçekçiden
Sana bir gül alacağımı, Sen ise
Caddenin karşısında olacaksın
Beni görecek ve heyecanlanacaksın
Sana son bir gül vermeden öleceğim, biliyordun
Hasrete gurbet gideceğim sana ise teğet
Göreceksin beni arkamdan, yüzümü göremeden
Gölgeler katledecek, görecek misin?
Sen hayretine dehşet doldururken
Ben ise o olmayacağım
Ben tam arkanda ki sokakdan sana uzanacağım
Çiçeklerine su serpen abladan sana nergis alacağım
Tam da mevsimi şimdi, nergisinde, seninde
Omzuna sarı sıcak dokunacağım
Korku ile dönen gözlerin çok şükürler akıtacak , ağlayacak
Sonra güneş kadar gülecek ve dünya kadar sarılacaksın....
O ben değilim, Ben nergis aldım gül değil
Tam da mevsimi hem nergisin, hem de senin
Ağlama... Ben buradayım
O ben değilim...
.................................................................................................utkan aktaş.........
.....Silüetlerin.................................................................10.02.10/Çarşamba/17.03
seninle geçen harika bir akşamdan sonra
ağrılar ve loş tebessümler ile uyamdım sabaha
kokun ve durup durup güldüğün anılar odam da
bazen, sen oluyorum kendimi anlatsam da seni arıyorum
etrafımda samimi bir kalabalık, dostların gürültüsü
ama evin boş köşelerinde sana ait silüetlerin görüntüsü
başımı çevirdiğim her boşlukta senin gözlerin ile karşılaşınca
zihnimde işte kainatın bahşettiği en güzel gökgürültüsü
yatağımın başımdasın, koltuğun sol kenarındasın
masanın yanında ayaktasın, kolumun altındasın
kapının kulpundan tutmuş geriye doğru bakmaktasın
tüm gün bana bir felaket mâlolmaktasın, varolmaktasın
silüetlerin ve gölgelerin, kısık kısık gülüşlerin
içinde saklı gördüğüm tüm karmaşık düşlerimin
sana hasret bir sokakta oturmaktayım
kokuna susamış, bir sonraki sefer için meraktayım..
...................................................................................utkan aktaş..........
...Serin Bir ölüm...........................................09.02.10/Salı/18.52...
kızıl üzgün, siyah kızgın bir havanın evlatlığı gibi
yanlış şeylerin sahiplendiği, arkasında ki yalnızlık kara delik gibi
uçurumun kenarında vakitler soluyorum
artık geçmişimi bırakıp gelceği daha çok sorguluyorum
hayat beni bir bozup bir tamir etse de
sen beni bozma, sadece sev, bazen terketse de
yüklendiklerimden bir doldum bir boşaldım,
yola bakan ahşap çerçeveli boş pencerelerden usandım
bir çok günümde artık kapıyı çalan sadece ölüm
kan doldu, bir düşümde keskin maviler arındığım gölüm
sol omzundan vurulan bir sevda sendeliyorum, hem de sana gülüm
ne bir uzaklaştırma ne tedirginlik, artık sadece temenni serin bir ölüm
...............................................................utkan aktaş..................
bu biraz arabesk kaçmış olabilir
Adı; Gazap.......................................................................................21.11.10/13.00......
Kırmızı gözlü, ihtişamı cehennemden bozma atlar
Hepsinin adı; gazap, zihnimde koşarlar
Onlar yorulmak, durmak bilmez, beni yorarlar
Bir yandan bileklerinden kesili cehennemimi boyarlar
Ege denizim kırmızı şu aralar
Memleket bozkırlarım lacivert, gökyüzü saydam
Söylesenize ne sebepten ızdırabım şu sıralar
Takımlarını çekmiş geliyor ölüm, arz-ı endam...
.....................................................................................................U.A.
...Donmuş Gözlerim................................................................................12.12.10/20.08/Pazar
Soğuk be oda, kış vardır bizim soyda
Bir ara gözlerim dondu, düşeceklerken tuttum
Bu seferde küçük ellerimde eridi
Gözyaşları yeşil ve ela, zemine vurdu
Hayırdır, havada tutunan her toz
Haykırır, kristalden öğütler bir doz
Buzunu çözmüş gözlerim, kırağı tutmaz demlerim
Ustaca hünerlerimi, yıllarımdan gizlerim
Hasetinden çatlamış ahşaplar
Bu akşam odam mistik bir aroma* kokar
Zamanın donduğu kapladığım hacimde ölümden kim korkar
Bakalım kapımdan içeri ilk kim kafasını sokar
..................................................................................................U.A.......
Deniz aşırı bir manzarada büyüyorum.......................24.02.10
Kırık gün ışıkları talihli binalara vuruyor
Dingin bir rüzgarı kusuyorum
Taş merdivenlerden manzaraya küsüyorum
Seninle vakitlerim o kadar çabuk geçmekte ki
Anılarla saman mı alevliyoruz, bilemiyorum
Görmediğim koylarda adını söyleyerek su yutuyorum
Bir balıkçı ağına vurmuş,sonsuzluk diye ölüyorum... U:A:.
...Sargılı.............................................................................07.11.10/16.25
bir izmir manzarasına bakıyorum kaygılı
önümde duran her seçenek, kendi içinde sancılı
bir adam büyükmekteyim bir çok yerinden sargılı
Deniz sakin ama, yüreğim dalgalı
.....................................................................................................utkan aktaş....
ıslak sokağa yansıyan
sokak lambası ışıklarına
silüeti düşer, günahlarım
denize vuran ay ışığında ise
sevaplarım...
öyle bir gece gezmekteyim ki
sormayın...
yanımdalar;
bütün ızdıraplarım 12.01.10/Salı
..............
dibi kara cismi kaya bir kuyudayım
dibine doğru, üşüyorum suları duru
bugün yarın gene tanıdık yollardayım
son bir kere öpemedin,dudaklarım kuru
kuyuya benzer soğuk sokaklar
ölüye benzer donuk insanlar
ne bana yanaşın, ne de onu yalnız bırakın
vitrin ışıkları kaldırım ile sevişe dursun, bırakın
bir hatırama fitil bulsam yakarım
bir çoğuna da ne enginler saklarım
beni bize, bizi bana bırakın
Yaşayacağız altı üstü, yaşayın.... 14.01.10/Perşembe
...............................
Yenilerden daha sonra paylaşırım
- Dr.M
- Kalemşor
- Mesajlar: 2524
- Kayıt: 22 Kas 2011 21:26
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: One Piece, Veritas, Gamaran, Hollyland,Liar Game,Bakuman, One Punch Man, Berserk, Toriko, Tower of God, City of the Darkness, Noblesse,
- Favori Anime: Naruto, Bleach,Death Note, Hellsing, Samurai X, Hunter X Hunter, FullMetal Alchemist Brotherhood
- Konum: Zonguldak
sanat-kosesi/siirleriniz-t9527.html şu başlığa alalım seni şu başlığa yaz kendi şiirlerini...
ÖLÜLERİN BEKÇİSİ 3. SEZONU OLAN KURDUN SAVAŞI BAŞLIYOR
GÜNCEL 10. BÖLÜM ÇIKTI [/i][/size] OKUMAK İSTEYENLER BURADAN[/size]
YENİ BAŞLAYANLAR! ÖYKÜNÜN İLK SEZONU İÇİN ÖLÜLERİN BEKÇİSİ ÖZGÜR BİR ADAM BAŞLIĞINA
İKİNCİ SEZONU İÇİN ÖLÜLERİN BEKÇİSİ KURDUN DOĞUMUNA BAKABİLİRSİNİZ.
GÜNCEL 10. BÖLÜM ÇIKTI [/i][/size] OKUMAK İSTEYENLER BURADAN[/size]
YENİ BAŞLAYANLAR! ÖYKÜNÜN İLK SEZONU İÇİN ÖLÜLERİN BEKÇİSİ ÖZGÜR BİR ADAM BAŞLIĞINA
İKİNCİ SEZONU İÇİN ÖLÜLERİN BEKÇİSİ KURDUN DOĞUMUNA BAKABİLİRSİNİZ.
- villain
- Mesajlar: 775
- Kayıt: 03 Tem 2013 14:45
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: Naruto, Fairy Tail, Death Note
- Favori Anime: Naruto, Fairy Tail, Death Note
- Konum: Ankara
bilmem ki nasıl anlatsam;
nasıl, nasıl, size derdimi!
bir dert ki yürekler acısı,
bir dert ki düşman başına.
gönül yarası desem...
değil!
ekmek parası desem...
değil!
bir dert ki...
dayanılır şey değil
Orhan Veli
[BBvideo 425,350]http://www.youtube.com/watch?v=1HvbwaO110M[/BBvideo]
nasıl, nasıl, size derdimi!
bir dert ki yürekler acısı,
bir dert ki düşman başına.
gönül yarası desem...
değil!
ekmek parası desem...
değil!
bir dert ki...
dayanılır şey değil
Orhan Veli
[BBvideo 425,350]http://www.youtube.com/watch?v=1HvbwaO110M[/BBvideo]
insanların gerçeklik dediği şey sadece bir yanılgıdır.
- hyperbooster
- Kozmik Tanrı
- Mesajlar: 2418
- Kayıt: 11 Haz 2013 23:59
- Cinsiyet: Erkek
- Favori Manga: 20th Century Boys,Vinland Saga
- Favori Anime: Psycho-Pass
- Konum: Babylon
FİRARİ
Sana çirkin dediler,düşmanı oldum güzelin;
Sana kafir dediler, diş biledim hakka bile
Topladın saçtığı altınları yüzlerce elin,
Kahpelendin de garez bağladım ahlaka bile
Sana çirkin demedim ben sana kafir demedim
Bence, dinin gibi küfrün de mukaddesti senin
Yaşadın beş sene kalbimde ,misafir demedim
Bu firar aklına nerden ne zaman esti senin
Zülfünün yay gibi kuvvetli çelik tellerine
Takılan gönlüm asırlarca peşinde gidecek
Sen bir ahu gibi dağdan dağa kaçsan da yine
Aşkım seni canavarlar gibi takip edecek
Faruk Nafiz ÇAMLIBEL
Sana çirkin dediler,düşmanı oldum güzelin;
Sana kafir dediler, diş biledim hakka bile
Topladın saçtığı altınları yüzlerce elin,
Kahpelendin de garez bağladım ahlaka bile
Sana çirkin demedim ben sana kafir demedim
Bence, dinin gibi küfrün de mukaddesti senin
Yaşadın beş sene kalbimde ,misafir demedim
Bu firar aklına nerden ne zaman esti senin
Zülfünün yay gibi kuvvetli çelik tellerine
Takılan gönlüm asırlarca peşinde gidecek
Sen bir ahu gibi dağdan dağa kaçsan da yine
Aşkım seni canavarlar gibi takip edecek
Faruk Nafiz ÇAMLIBEL